Bumerang - Yazarkafe
Ağlarım ağlatamam; hissederim, söyleyemem,
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzarım!
Oku şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa
Oku, zîrâ onu yazdım iki söz yazdımsa.

Mehmet Akif ERSOY



26 Eylül 2013 Perşembe

DİN VE DUYGU SÖMÜRÜSÜ

Tarih boyunca başta devlet yöneticileri olmak üzere birçok insan diğer insanları etkileyebilmek ve kolayca yönetebilmek için dini kullanmıştır ve halen de kullanmaktadır. "Din toplumların afyonudur." der Das Kapital'in yazarı ünlü komünist yazar Karl Marx. Ben Karl Marx'ın bu söylemine katılmıyorum. Burada şunu düşünmek lazım "Acaba afyon olan din midir yoksa dini kullanmaya çalışanlar mı?".
İnsanları kendi menfaatleri doğrultusunda etkileyebilmek için sadece dini değil, duyguları da kullanmaktadır insanoğlu. Pazarlamada bununla çok sık karşılaşırız. Mesela, bir GSM operatörü Türkiye'de yıllardır reklamlarında küçük yaştaki çocukları kullanmaktadır. Bir bebek bezi veya bir mama reklamında küçük çocukların oynatılması anlamlı olabilir ama bir GSM operatörünün çocuklarla ne alakası var?! Çocukları sevmek, onlara sempati duymak, onları sevecen bulmak ve şefkat duymak mıdır kötü olan yoksa insanların çocuklara karşı olan duygularını bilerek bu çocukları reklamlarına alet etmek mi?
Bir başka örnek ise dünyaca ünlü bir içecek markası "Hayatta mutlu olabilmek için tam bir milyon neden bulabilirsiniz" sloganıyla bimilyonneden diye bir reklam filmi oynattı. Yani o içecek firmasının içeceğin tadının güzel olmasını ya da içince insanı serinletmesi gibi etkileri olduğunu anlatan bir reklamını normal karşılayabilirim ama benim hayatta mutlu olmam için bir milyon nedene sahip olmam bu firmayı neden ilgilendiriyor?! 
Ramazan yaklaştığında da şunu sıkça görürüz. Birçok firma ramazanın dini ve duygusal havasını kendileriyle bütünleştirmeye çalışan reklamlar yayınlar. İşte bunların tamamı dinin ve duyguların kullanılarak insanları kolayca etkileme çabasıdır. Peki bu nedenle din ve duygular mıdır kötü olan yoksa kendi menfaatleri gereğince onları kullananların niyeti mi? 
İktidar partisinin başkanı Sayın Erdoğan, Davos'ta İsrail başkanına "Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz." dedi. Çünkü biliyor ki dünyada hiçbir insan bir insanın haksız yere öldürülmesine razı olmaz. Ama sonra gitti Güney sınırımızdaki mayınların temizlenmesi ihalesindei ihaleyi İsrailli bir şirkete vermeye çalıştı üzerine de "Paranın dini imanı olmaz." dedi. Başbakan böyle yaptı diye biz dinden mi soğumalıyız? Kürt açılımına destek bulabilmek için yine insanların duygularını kullanmak istedi ve "Analar ağlamasın." dedi çünkü biliyor ki dünyada bütün insanların en sevdiği varlıkları anneleridir. Başbakan böyle yaptı diye analarımızı sevmekten mi vazgeçeceğiz? Anayasayla ilgili referandum olacağı zaman ülkücülerin desteğini almak için çocuk yaşta asılan bir ülkücünün mektubunu meclis kürsüsünden ağlayarak okudu. Şimdi Başbakan bunu yaptı diye bir çocuğun asılmasından dolayı üzüntü duymayacak mıyız?
Sonuç olarak ne dindir kötü olan ne de duygular, kötü olan şey bu iki güzel şeyi insanların kendi menfaatleri gereği kullanmaya çalışmasıdır.
Selametle,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder