Bumerang - Yazarkafe
Ağlarım ağlatamam; hissederim, söyleyemem,
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzarım!
Oku şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa
Oku, zîrâ onu yazdım iki söz yazdımsa.

Mehmet Akif ERSOY



29 Haziran 2015 Pazartesi

İkiz Kuleleri İsrail mi vurdu?

11 Eylül 2001 tarihinde, Amerika Birleşik Devletleri'nde iç sefer gerçekleştiren dört yolcu uçağı kaçırıldı. American Airlines'ın 11 sefer sayılı uçuşu ile United Airlines'ın 175 sefer sayılı uçuşu, New York'ta bulunan Dünya Ticaret Merkezi'nin sırasıyla kuzey ve güney kulelerine çarptı. İki saat içinde 110 katlı her iki bina da çökerken, 7 Dünya Ticaret Merkezi'nin de arasında bulunduğu çevresindeki bazı yapılar yıkıldı ve bazıları hasar gördü. Kaçırılan 3. uçak, American Airlines'ın 77 sefer sayılı uçuşu, Virginia eyaletine bağlı Arlington County'de yer alan Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı karargâhı Pentagon'a çarptı. Saldırı sonucunda binanın batı cephesinin bir kısmı yıkıldı. Kaçırılan 4. uçak olan United Airlines'ın 93 sefer sayılı uçuşu ise Washington şehrini hedeflemişti. Ancak yolcuların uçağı kaçıranlara yaptığı müdahale sonrasında uçak, Pensilvanya eyaletindeki Shanksville yakınlarına düştü. Uçaklardaki 19 hava korsanı ve 227 kişi de dahil olmak üzere saldırılar sonucunda 2996 kişi hayatını kaybetti.

Peki, o günden bugüne dünyayı önemli derecede etkileyen bu saldırıyı kim, neden gerçekleştirdi?

Bu sorunun cevabı hakkında birçok komplo teorisi üretildi. Kimileri saldırıyı Usame Bin Ladin'in yani El-Kaide'nin gerçekleştirdiğini söylerken, kimileri de bu saldırının Amerikan hükümeti ve gizli servisleri tarafından uygulanan bir sahte bayrak operasyonu olduğunu, Amerikan hükümetinin Orta Doğu'ya ve Afganistan'a yönelik işgal faaliyetlerini meşrulaştırmak, ülke ve dünya kamuoyunun desteğini almak amacıyla düzenlediğini iddia etti ve buna benzer birçok iddia ortaya atıldı. Usame bin Ladin saldırıdan birkaç gün sonra yaptığı açıklamayla saldırıların sorumluluğunu reddederken, ancak 2004 yılında yayınladığı videoyla birlikte saldırıların sorumluluğunu kabul etti. Bu kadar önemli ve etkili bir saldırıyı gerçekten Usame Bin Ladin gerçekleştirmiş olsaydı, Usame Bin Ladin'in saldırıdan hemen sonra Amerika'ya ve tüm dünyaya vermek istediği bir mesajı olmaz mıydı? Ayrıca saldırının olduğu 11 Eylül 2001 günü Dünya Ticaret Merkezi'nde çalışan 4000'den fazla Yahudi çalışanın bir iddiaya göre tümünün bir iddiaya göre büyük bir kısmının o gün işe gelmemesi veya o anda binada olmaması normal miydi?

Peki, bu saldırıyı İsrail gerçekleştirmiş olabilir mi?

Uluslararası İlişkiler biliminde temel bir mantık vardır. Bu mantığa göre, meydana gelen bir olayın kimin tarafından yapıldığını anlamak için olaydan sonra bu olaydan kimin fayda sağladığına, kimin zarar gördüğüne bakılır ve bu mantığa göre, bu olayı çok büyük ihtimalle olaydan sonra bu olaydan en çok faydayı sağlayan tarafın gerçekleştirdiği kabul edilir.

11 Eylül olaylarına bu bakış açısıyla baktığımızda, dünyada bu olaydan en çok fayda görenin İsrail Devleti olduğunu, en çok zarar görenin ise başta Irak, İran ve Afganistan olmak üzere tüm İslam dünyası olduğunu söylemek mümkündür.

11 Eylül'den kısa bir süre sonra ABD, 11 Eylül saldırısını Usame Bin Ladin'in yaptığını ve Afganistan tarafından desteklendiği söyleyerek Afganistan'a savaş açtı. Ardından ABD ve İngiltere öncülüğündeki Koalisyon Güçleri Mart 2003'te literatürde Bush doktrini olarak da geçen "Önleyici Vuruş" stratejisi gereği Irak'a savaş açtı. İran'ın üzerindeki BM tarafından uygulanan başta silah ambargosu olmak üzere baskılar arttırıldı.

Böylece, İsrail tarafından büyük tehdit olarak kabul edilen İran ve Irak tabir-i caizse hizaya getirilmiş oldu. Ayrıca, 11 Eylül'den sonra Avrupa'da, özellikle Almanya'da önceden beri var olan "Yahudi Nefreti"nin yerini "İslamofobi" aldı. Başta Avrupa ve Amerika olmak üzere tüm dünyada "İslam Terörü" diye bir kavram oluştu. Böylelikle, İsrail hem hafızalarda var olan "Yahudi Nefreti"ni silmiş oldu, hem de Filistin'de yapmış olduğu ve yapmaya da devam ettiği zulmü meşrulaştırmış oldu. Çünkü önceden dünya Filistinlileri mazlum olarak görürken, 11 Eylül'ün etkisiyle artık onları "Müslüman Terörist" olarak görmeye başladı.

Peki, İsrail neden Amerika'nın başka bir yerini değil de Dünya Ticaret Merkezi'ni ve Pentagon'u vurdu?

İsrail'in vermek istediği soyut ve somut anlamları olan mesajlar vardı. Somut olan şudur: "Ben öyle bir gücüm ki istediğim taktirde dünyanın "Süper Gücü" olan ABD'yi bile can evinden vurabilirim." Bununla birlikte, bilindiği gibi Dünya ticaretinin çok büyük bir kısmı Yahudilerin elindedir. İsrail bu saldırıyla soyut olarak şunu da demek istemiştir: "Dünya ticaretinin büyük kısmı benim elimdedir. Eğer istediklerim yapılmazsa, istediğim zaman dünya ticaretini dolayısıyla dünya ekonomisini çökertirim."

Yukarıda da saydığım olaylardan açıkça anlaşılmaktadır ki, ABD bu mesajları çok net bir şekilde almış ve o tarihten sonra o şekilde davranmaya başlamıştır. İsrail'in her istediğini yapmıştır ve yapmaya da devam etmektedir. İsrail'in yaptığı en yanlış şeyleri dahi eleştirememiş, suskun kalmak zorunda kalmıştır.